Henüz 16 yaşında genç bir kız olan Hazel’e üç yıl önce trioid kanseri teşhisi konmuş ve kanserin akciğerlerine de ulaşması nedeniyle bir oksijen tüpüyle yaşamını sürdürmektedir. Bu sırada kanserli hastaların katıldığı bir terapi grubuna katılan Hazel, Augustus adında bir gençle tanışır. Beyin tümörüyle mücadele veren Augustus, hastalığı nedeniyle bir bacağını kaybetmiştir. Kısa süre içerisinde anlaşmaya başlayan ikili, birbirlerine aşık olmaya başlarlar. Tedavisi için hastaneye yatan Hazel’in yanından ayrılmayan Augustus, sevgilisinin bir hayalini gerçekleştirebilmek için onunla birlikte Hazel’in en sevdiği yazar olan Peter Van Houten’i arayacaktır.