Geçmişin izlerini sanatıyla silmeye çalışan genç ressam, çocukluk yaralarını renklerle iyileştirirken, bir gün kapısında babasını bulur. Bağımlılıkla mücadele eden baba, kendini toparlamış ve oğluyla bağ kurmak için gelmiştir. Bu beklenmedik karşılaşma, ressamın kafasını karıştırır; geçmişin acıları ile bugünün umudu arasında bir çatışma yaşar. Babasıyla yüzleşmek, ona affetmenin yollarını aratırken, anıların gölgesinden kurtulmanın zorluğunu da hissettirir. İkili, keder ve pişmanlık dolu bir yolculuğa çıkarken, aralarındaki uçurumları sanat ve sessizlikle doldurmaya çalışır. Zamanla, unutmanın affetmekten daha zor bir sınav olduğunu anlayan ressam, sanatıyla geçmişi kabul edip, babasına da yeniden yer açmaya başlar.