Bea ve Ben, ilk buluşmalarının büyüsüne kapılmışken, hayatlarındaki o sımsıcak anların tadını çıkarıyorlardı. Ancak, zamanla alevli tutkuları, soğuk bir anlam karmaşasına dönüşmeye başladı. İkisi de bu değişimi kabullenmek üzereyken, kaderin oyunu devreye girdi. Beklenmedik bir şekilde, Avustralya'nın göz kamaştırıcı bir düğününde yeniden karşılaştılar. Bu buluşma, sanki birlikte olma fırsatını onlara sunuyormuş gibi bir hava yarattı. Ancak, güneşin öpücüğüyle ışıldayan manzara arka planında, uykuda olan kıvılcımlar yeniden alevlendi. Bu durum, onları gerçek duygularının derinlikleriyle yüzleşmeye ve yenilenmiş bir aşkın kapısını aralamaya zorladı.